tag:blogger.com,1999:blog-5304136333117501253.post3925980494996245959..comments2023-05-26T20:06:17.124+03:00Comments on BÜYÜMEYEN ÇOCUK: DİNDARLIK MI? DÜRÜSTLÜK MÜ? Ergün Çilhttp://www.blogger.com/profile/07136238408069990732noreply@blogger.comBlogger2125tag:blogger.com,1999:blog-5304136333117501253.post-14849907515584954962011-07-13T12:18:05.975+03:002011-07-13T12:18:05.975+03:00Çok güzel bir yazı ve çok anlamlı.Dinler nasıl ...Çok güzel bir yazı ve çok anlamlı.Dinler nasıl çıktı ortaya ve insanlığa kazınımları ne yöndedir, süpheliyim...<br />Islah etme ve madde için yaşamak yerine maneviyata yönlendirmesi gerekirken tam tersi doğrultuda bir eğilim yaratıyor...<br />Bakıyorsunuz maneviyatı en güçlü şahıs dahi maddeye tapıyor.Oysa en çok verici olması gerken o değil midir ?<br />Dini anlayamıyorum , antropoloji mezunuyum yan dalım coğrafya ,dünyanın oluşumunu ezberimden sayıyorum artık.Ama dini oturtamıyorum evrene.Sebebi inançsızlığım değil aksine insanlığın yozlaşmışlığı.Madem ki inanç , iman ve imanın şartları var , bu bahsedilenlerin yaşanma sebebi nedir ?<br />Eğitim ve gelişmemişlik diye adlandırsak aynı durum Amerika 'DA OLSAYDI TALAN VE YAĞMANIN en üst düzeyi yaşanırdı.üstün din mi vardır yoksa üstün ahlaklı insan mı vardır , düşündürücü doğrusu...<br />Japonlar kominizmden kurtulsun diye 2.dünya savaşında bombalanmadı mı ? Askerin elindeki güç özel müteşebbislere devredildi ama yine Amerika başarılı olamadı.Serbest kalan mühendisler kendi firmalarını kurup kendi teknolojilerini geliştirdi ve şuan teknoloji devi oldu.Burada denecek tek bir kelime var " teşekkürler Amerika " bazen evdeki hesap çarşıya uymuyor galiba...Keşke biri bizim ülkemiz içinde doğru bir hamle yapsa fakat istediğinin tam tersi gelişme yaşansa , ne güzel olurdu...Annelik Hayatımhttps://www.blogger.com/profile/11401724799065754415noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-5304136333117501253.post-17967929269393594722011-04-24T16:56:18.776+03:002011-04-24T16:56:18.776+03:00Eğer ben Dünya ve Mars arasında eliptik bir yörüng...Eğer ben Dünya ve Mars arasında eliptik bir yörüngede güneşin etrafında dönen Çin seramiği bir çaydanlık olduğunu öne sürseydim ve bu çaydanlığın en güçlü teleskoplarımızla bile tespit edilemeyecek kadar küçük olduğunu ekleyecek kadar da dikkatli olsaydım, kimse bu görüşümün tersini kanıtlayamazdı. Ama devam edip de bu savımın yanlışlanamaz nitelikte oluşundan dolayı insan aklının ondan kuşku duymasının kabul edilemez bir küstahlık olacağını söyleseydim, herkes haklı olarak saçmaladığımı düşünürdü. Ancak, eğer böyle bir çaydanlığın varlığı eski kitaplarca onaylansaydı, her Pazar günü kilisede kutsal gerçeklik olarak öğretilseydi ve okullarda çocukların beynine kazınsaydı, onun varlığından kuşku duymak bir gariplik belirtisi olarak görülür ve o kuşkuyu duyan kişiye yakınçağda bir ruh doktoruyla ya da daha önceki çağlarda bir Engizisyon yargıcıyla bir randevu alınırdı. <br /><br />B.RUSSELL<br />Ellerinize sağlık, düşündürücü bir yazı.nomenhttps://www.blogger.com/profile/15545779386846204360noreply@blogger.com